Tükenmişlik ve İşte Anlam Arayışı: Bilimsel Bir Bakış

Published on October 6, 2025

Tükenmişlik ve İşte Anlam Arayışı: Bilimsel Bir Bakış

Modern çalışma hayatının en önemli sağlık sorunlarından biri haline gelen tükenmişlik, yalnızca bireysel bir problem değil, aynı zamanda toplumsal bir krizdir. Güncel araştırmalar, bu sorunun pandemi sonrası dönemde daha da derinleştiğini göstermektedir.

Tükenmişlik Nedir?

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), tükenmişliği Uluslararası Hastalık Sınıflandırması'nda (ICD-11) resmi olarak tanımlamıştır: "Başarılı bir şekilde yönetilememiş kronik işyeri stresinden kaynaklanan bir sendrom" olarak ele alınmaktadır. Önemli bir nokta: Tükenmişlik bir hastalık değil, mesleki bir olgudur.

Tükenmişlik sendromunun üç temel boyutu vardır:

  1. Enerji tükenmesi veya bitkinlik hissi
  2. İşten zihinsel uzaklaşma veya işe karşı olumsuz/sinik duygular
  3. Mesleki etkinlikte azalma

Güncel Durumun Ciddiyeti

2024-2025 yıllarında yapılan araştırmalar alarma geçiren sonuçlar ortaya koymaktadır. Çalışanların %82'sinin tükenmişlik riski altında olduğu tespit edilmiştir. Bu oran, önceki yıllarla karşılaştırıldığında önemli bir artış göstermektedir. Kronik stresin artık istisna değil, kural haline geldiği bir çalışma ortamıyla karşı karşıyayız.

2024 yılında yapılan bir SHRM (İnsan Kaynakları Yönetimi Derneği) araştırması, işyerlerinde tükenmişliğin kötüleşmeye devam ettiğini ortaya koymuştur. Pandemi sonrası dönemde mesleki sağlığın her zamankinden daha önemli hale geldiği vurgulanmaktadır.

İşte Anlam: Tükenmişliğe Karşı Bir Kalkan

Psikolojik araştırmalar, işte anlam bulmanın tükenmişlikle mücadelede kritik bir faktör olduğunu göstermektedir. Ancak anlam nasıl bulunur? Bu noktada "iş şekillendirme" (job crafting) kavramı devreye girmektedir.

İş Şekillendirme (Job Crafting) Nedir?

Amy Wrzesniewski ve Jane Dutton'ın öncü çalışmalarına göre, iş şekillendirme, çalışanların işlerinin fiziksel ve bilişsel sınırlarında yaptıkları değişiklikler olarak tanımlanmaktadır. Başka bir deyişle, çalışanlar sahip oldukları işi, istedikleri işe dönüştürme gücüne sahiptirler.

İş Şekillendirmenin Üç Boyutu

  1. Görev Şekillendirme (Task Crafting)
    • Yaptığınız görevlerin türünü, kapsamını, sırasını veya sayısını değiştirmek
    • Örnek: Bir hemşirenin hasta bakımının yanı sıra, hastaların aileleriyle daha fazla iletişim kurma zamanı yaratması
  2. İlişkisel Şekillendirme (Relational Crafting)
    • İş ortamında kimlerle, ne zaman ve nasıl etkileşim kurduğunuzu değiştirmek
    • Sosyal destek ağlarınızı güçlendirmek ve iş ilişkilerinizi yeniden düzenlemek
  3. Bilişsel Şekillendirme (Cognitive Crafting)
    • İşinizi zihinsel olarak nasıl algıladığınızı değiştirmek
    • İşinizin daha geniş amacını ve topluma katkısını yeniden çerçevelemek

Bilimsel Kanıtlar

Stanford Üniversitesi'nden yapılan araştırmalar, iş şekillendirmenin çalışanların işlerini kişisel olarak anlamlı şekillerde yeniden tanımlamasına ve yeniden hayal etmesine olanak tanıdığını ortaya koymaktadır. Çalışanlar pasif alıcılar değil, aktif tasarım ajanları haline geldiklerinde, işlerine karşı daha fazla bağlılık ve tatmin hissederler.

Araştırmalar ayrıca, iş şekillendirmenin özerklik, etki, anlam ve yetkinlik duygularını güçlendirdiğini göstermektedir. Bu dört unsur, psikolojik iyi oluşun temel yapı taşlarıdır.

Kişi-İş ve Kişi-Örgüt Uyumu

2024 yılında yayınlanan güncel bir araştırma, tükenmişliğin psikolojik mekanizmalarını incelemiş ve kişi-iş uyumu ile kişi-örgüt uyumunun kritik önemini vurgulamıştır. Çalışanların değerleri, becerileri ve hedefleri işleriyle ve organizasyonun kültürüyle uyumlu olduğunda, tükenmişlik riski önemli ölçüde azalmaktadır.

Anlam Yaratmanın Pratik Stratejileri

1. Farklılık Yaratmak Yoluyla Anlam Bulma

Araştırmacılar, hizmet sektöründe çalışanların "farklılık yaratma" (difference-making) yoluyla görevlerinin önemini artırma eğiliminde olduklarını bulmuşlardır. İşinizin başkalarının hayatında nasıl olumlu bir fark yarattığını görmek, motivasyonu ve anlamı artırır.

2. Mikro Müdahaleler

İş şekillendirmenin güzel yanı, büyük değişiklikler gerektirmemesidir. Küçük, kademeli ayarlamalar bile önemli farklar yaratabilir:

  • Her gün işinizin bir yönünü bilinçli olarak değiştirin
  • İş arkadaşlarınızla daha derin bağlantılar kurun
  • İşinizin kime nasıl yardımcı olduğunu düşünün ve görünür kılın

3. Proaktif Davranış

Pasif bir şekilde tükenmişliğin sizi bulmasını beklemeyin. Araştırmalar, proaktif davranışların - kendi inisiyatifinizle değişiklikler yapmanın - hem kişisel tatmini hem de organizasyonel verimliliği artırdığını göstermektedir.

Sonuç: Umut ve Eylem

Tükenmişlik gerçek ve ciddi bir sorundur, ancak çaresiz değiliz. Bilimsel araştırmalar bize hem sorunu daha iyi anlama hem de çözüm yolları bulma konusunda yol göstermektedir. İşte anlam bulmak, pasif bir deneyim değil, aktif bir süreçtir.

Her birimiz, içinde bulunduğumuz durumu iyileştirmek için küçük adımlar atabiliriz. İş şekillendirme, bu gücü elimize veren kanıta dayalı bir yaklaşımdır. Unutmayın: Değişim büyük dönüşümlerle değil, küçük ve tutarlı adımlarla başlar.

Eğer tükenmişlik belirtileri yaşıyorsanız veya işinizde anlam bulmakta zorlanıyorsanız, profesyonel destek almaktan çekinmeyin. Psikolojik danışmanlık, bu süreci destekleyecek bireyselleştirilmiş stratejiler geliştirmenize yardımcı olabilir.

Kaynaklar:

  • Dünya Sağlık Örgütü (WHO), ICD-11 Tükenmişlik Tanımı
  • Wrzesniewski, A., & Dutton, J. E. (2001). Crafting a Job
  • Berg, J. M., Wrzesniewski, A., & Dutton, J. E. (2010). Job Crafting
  • Frontiers in Psychology (2024). Kişi-İş Uyumu Araştırması
  • SHRM (2024). İşyerinde Tükenmişlik Araştırması
  • Stanford Üniversitesi İş Şekillendirme ve Anlamlı İş Araştırmaları